MAÇ DAHA BİTMEDİ!

Maç saatini siz ayarlamış,

saha koşullarını

siz belirlemiş olsanız da

fark etmez!

Düdüğü ilk kim çaldı

ve şu an o düdük kimin ağzında

gayet iyi biliyoruz..

Olur olmaz yerlerde

nizami şarjlara

kim faul çaldı

farkındayız!

Sarı kart kimin elinde,

kırmızı kimin cebinde

çok net görüyoruz..

Kendini yere atanla da,

korkudan çamura yatanla da

karşılaştık çok şükür..

Buz gibi gollerimize

ofsayt bayrağı kaldıranı da,

pierroları çatlatarak attırılan şutlara

gol vereni de

tanıyoruz!.

Köşe gönderlerini

kimler mesken tutmuş,

doksanlarda

hangi örümceklerin ağları var,

hepsi malumumuz..

“Ceza” alanında

topu kucaklayanı görmeyeni de,

bi tarafından

penaltı uyduranı da

yazdık deftere çoktan!

Arkamızdan iten de

elini uzatmayan da

hafızamızda!

Yani hasılı kelam,

hiç heveslenmeyin

“sırtlarını yere getirdik” diye

boş yere..

Ne ayacipliklere tanık olduk,

o-hoo-oooo!

Topu ataca atsanız da

yeniden oyuna sokup

gol yapmasını biliriz

evelallah..

Zaman geçirmek için

taklalar atsanız da

oltaya gelip

pes etmeyiz biz!

Yumrukla, tekmeyle, çelmeyle

yıkabilir misiniz ki

karşınızda

görülmemiş bir inançla

kale gibi ayakta duranı!

Ne zaman anlayacaksınız

acaba,

süre tükense de,

karar yolları tükense de

FENERBAHÇE’nin

tükenmeyeğini!

İstediğiniz kadar geciktirin,

uzatabildiğiniz kadar

uzatın;

yağma yok!

Baş koyduk bi kere,

bu maçı alacağız,

başka yolu yok!

İSMİ LAZIM DEĞİL’LER

Tombulu şişirdi,

bıyıklısı pişirdi..

Gastesi

doksana çaktı(!)

Ekranı

saksofon çaldı!

Zarbosu

mezdeke yazdı

Sehven adresi bozdu..

Hocası üfürdü,

kankası soğudu..

Jurnalci küçük enişte

sattı savurdu,

helvacı

koruğu

fıngır fıngır kavurdu..

Müfettiş korna

dolmuşa bindi,

Bademin diline

inmeler indi!.

Elemanları ateşi yaktı,

seksi patron

üfledi..

Kupa papazı

şişti puf oldu..

Şakacı şakrak

yalancıktan uf oldu!

Uzun pantolonlu

demirleri götürdü..

Kamyoncu amca

balıkları bitirdi..

Muskacı

hayır duasını(!)

300 gaymeye okudu..

Tehditi yiyenler

bülbül gibi şakıdı..

Kalın işlere bakan

ince ayarı çekti..

Küçükbaşlara çeken

büyük lokmayı yedi..

Çakma kabadayı

el salladı,

avanesi

kıç yaladı..

Sakallı ucubeler

bangır bangır bağırdı..

Çakaralmaz köçekler

cıngıl cıngıl oynadı..

Çitlembik

nutellayı sürdü..

Kırlangıç

kalemleri kırdı..

Tezgahlar kuruldu

Fetvalar verildi..

Tezgahı kuran da

fetvayı veren de

birdi!

FENER’ın ışığı

her şeyi gördü!

Kumpasın önüne

AŞK’tan duvar ördü!.

Yürekli bir sevda

aldı sazı eline!

Tuzağı kuranların

vay ki vay haline!

ANAYASA MAHKEMESİ’NE AÇIK MEKTUP

Cübbelerinizin rengi

adaleti temsil ediyor..

Hiç düğmesi yok

çünkü

hukukun ruhu bağımsızdır,

düğme iliklemez

hiçbir gücün önünde..

Yasaları uygulayanların

sebep olduğu hataları

önlemeye yemin ettiniz

her biriniz..

Ama şimdi bir an için

hukuku, yasaları bi kenara bırakın

ve sadece

vicdanınıza koyun

ellerinizi..

EMENİKE’nin

“söz konusu suçtan cezalandırılmasına

yeter her türlü şüpheden uzak

kesin ve inandırıcı kanıtlara

ulaşılamadığı”

gerekçesiyle beraat ettiği bir davada

EMENİKE’ye

“oynamasın” diye para vererek

şike yapmaktan

nasıl ceza alır

FENERBAHÇE Başkanı?

Uluslararası Tahkim Mahkemesi CAS’ın

suç unsuruna rastlamadığı

Eskişehirspor-Trabzonspor maçında

16. ACM’nin bulduğu

hangi suç unsurları

inandırıcı sahiden?

ALLAH aşkına,

şike yaptığı maçta

4 gol atıp

3 gol yer mi

bir takım?

Şike karşılığında

verildiği iddia edilen arabanın

ablasının üzerine yapıldığı

iddianameye bile yazılan kalecinin

bir ablasının olmaması

sizce de tuhaf değil mi?

Sivasspor Başkanı’nın

aslında kimlerin kendilerine

şike teklif ettikleri konusundaki

itiraflarını

hiç duymadınız mı?

Aldığı cezaya

yaptığı itiraf(!) dayanak gösterilen

İbrahim Akın’ın

“O itirafı baskı altında yaptım.

Savcı beni hapse girmek

ve çocuklarımı görememekle

tehdit etti”

itirafından da mı

haberiniz yok?

Ankaragücü’nden

hiç kimsenin ceza almamasına rağmen

FENERBAHÇE başkan ve yöneticileri

bu takımla

nasıl şike yapmış olabilir

acaba?

Bakın gerçekten

samimiyetle soruyorum :

Şu meşhur Yadigar Boğa’yı

hiç olmazsa siz

tanıyor olabilir misiniz?

Mahkemenin

taaa en başında aldığı

gizlilik kararının

çatır çatır ihlal edildiği

gün gibi aşikar değil mi?

Bir mahkeme

nasıl olur da

ortada hiçbir geçerli sebep yokken

savunmalara itibar etmez?

Hakkaten de

tarla yeşillendi mi,

havuz dolduruldu mu?

Öyleyse şayet,

nerde yeşillenen tarla,

doldurulan havuz?

Elbise kılıfına

2 milyon doları sığdırmayı

hiç denediniz mi?

“3 ay konuşulur unutulur sandık”

diyen bir savcının iddianamesi

sizce ne kadar

hukuka uygun olabilir?

Öyle çok uygunsuzluk var ki,

yazmakla bitmez aslında..

Ama siz zaten

biliyorsunuz..

Üzerinizdeki cübbelerin

neden siyah olduğunu da

biliyorsunuz!

Neden hiç cebi yok,

Neden düğmesi olmaz

sizden iyi kimse bilemez!

Fakülteye başladığınız

günden beri

hep beklediğiniz

o an

geldi işte!

Hukukla işlenmek istenen suça

tokadı basmanın zamanı!

Millet adına

karar vermenin zamanı!

Ya şimdi,

ya hiç!

Karar sizin!

10 ADIMDA 3 TEMMUZ’U ANLAMA KILAVUZU

-1-

Alaşağı edilmek istenen

usulsüzce dinlenecek,

dinleme kayıtlarından

kolaj yapılacak,

pusuda beklenecek!

5 maçın sonucu

önceden bilinip

sinsi sinsi gülünecek!

-2-

Şok bir baskınla

önüne gelen

gözaltına alınacak..

Dakkasında

“19 maçta şike

tespit edilmiştir” fetvasıyla

kanunun, hukukun

canına okunacak!

-3-

Dinleme kayıtlarından tırpanlanan

bazı kelimeler

şifre diye

pompalanacak!

Manşetlerde

doksandan çakılacak,

“para sayma görüntüleri var” gibi

orijinal palavralar sıkılacak!

-4-

Karakolda çekilen fotoğraflar

el altından

basına servis edilecek,

yayınlayana

ödül verilecek..

Gözaltı görüntülerine

silah montajı yapılıp

algının

namına koyulacak..

-5-

Havuzdan lig maçları,

gece kulübünden bahis sitesi,

saat kutusundan kasa,

elbise kılıfından para zulası,

siyah poşetten bond çanta

yaratılarak

hayal gücünün

sınırları zorlanacak!

-6-

Galatasaray!

-7-

Gazete haberlerine bakıp

“yüzde yüz suçlu” kararı verilecek,

daha sonra

“o gazete haberlerinin

%90’ı yalandı” diye

açıklama yapılacak!

-8-

Paralel ve Tırttan Sesler Korosu eşliğinde

"başımla beraber" ve lolo şarkılarla

iddia’nağmeler

terennüm edilecek..

-9-

Bu ahval ve şerait içinde

çok danışıklı,

içten patlamalı,

yandan yanmalı bir şekilde

uyduruktan tayyar’e bir yargılama

yapılacak;

kalemler kırılacak,

fetvalar verilecek!

-10-

Adaletin, vicdanın,

mahkeme kurallarının

suyuna pilav pişirildikten sonra,

gerçeğin kötü huyunu

kimse öğrenmesin diye

harıl harıl dualar,

yemezse

beddualar edilecek!

3 TEMMUZ 1 KUMPAS

Düzmece büzdürmece

dil üstünde aldatmaca!

Allem kulem

hacıyatmaz

afiyetle yutturmaca!

3 Temmuz 1 kumpas

burgu burgu

bir kurgu..

Silahlı milahlı montajlar

ömrübillahlı şantajlar!

Medyanın uşaklığı

yalanın gevşekliği!

Sehven yazılan adresler,

bunu okutmaya çalışan

teresler..

İçimizi acıtan

serum şişeleri

manşetleri süsleyen

kara çalma klişeleri!..

Tarla yeşillendi mi?

Buğday başaklandı mı?

1 Numaranın havuzu,

inşaatın tapusu!

Mumu yatsıya kadar yanan

Billyoner yalanı!

Kalemi satılık

lejyoner talanı!

İpe sapa gelmez

19 maçlık fezlekeler..

Kaldır kolları oh oh

şıkıdım şıkıdım

mezdekeler!..

Var olmayan kız kardeşe

verilen arabalar,

olmayan görüntülerde

sayılan paralar!

Önceden bilip

gülerek izleyen kahinler,

görmezden gelinen

doğan görünümlü şahinler!..

Gazete haberlerinden çıkartılan

safsata “yüzde yüz”ler!

Jurnali tezgahlayan

yüzsüzoğlu yüzsüzler!..

İçki sofralarından kalkıp binilen

imamın çok oturgaçlı kayığı!

Kukla gibi oynatılan

bademin pis bıyığı!

Onurun harcandığı

vıcık vıcık çıkarlar..

Köşeleri tutan

ağzı salyalı çakallar!.

Hiçe sayılan

masumiyet karinesi!

İftihara geçen(!)

iftiralar karnesi!

El etek öpen takkeciler,

keselerini dolduran

cukkacılar!

Gerçekleri saklayanlar,

suçluları AK’layanlar..

“Gerekirse mermi kullanın”

borazanları..

Sağa sola saldıran

güç abazanları..

Helikopterden sıkılan

biber gazları..

Tomaya atılan(!) kafanın

şark kurnazları..

Musallat olunan kupalar,

korkutulan sopalar..

Kes yapıştır tapeler

itinayla takılan tıpalar!..

“İnce ayar” manevralar..

En kalınından palavralar..

Nutella’dan hallice mütalaa,

iddia kuponundan bozma

iddianameler!

İşkembe-i kübradan sallayan

süpper savcı,

hariçten okunan

inleyen nağmeler!..

Verildi fetvalar,

kırıldı kalemler,

ama direnişle taçlandı yine de

 “sevginin gerektirdiği”

eylemler..

Dört bir yanı

ihanetin o leş ateşi bürüdü!

SARI LACİVERT sevdalılar

adalet için

özgürlüğe yürüdü!

METRİS’te, ÇAĞLAYAN’da

CADDE’lerde, MEYDAN’da..

Yollarda, stadlarda..

YAYLA’da, salonlarda!..

Dönmeyecek yolundan asla

hiçbir FENERBAHÇE’li..

Zaten çok zaman oldu

o sınırı geçeli!..

İster hain olun,

ister tümüyle gaddar!

Devran dönüyor işte

zamanlama manidar!

Bu kumpasın “as”ları

hesap verene kadar

Bitmeyecek bu dava

büyük yeminimiz var!

Düzmece büzdürmece,

bildiğin aldatmaca!

Kare kare çözülecek

bu aşağılık bulmaca!..

Not: Bu yazı #3Temmuz1Kumpas etiketiyle hissettiklerini ve fikirlerini paylaşan aşağıdaki twitter hesaplarını kullanan dostların katkısıyla yazılmıştır. Her birine çok teşekkürler..

@Bogac77

@Silmarillia34

@Aykuthannn

@yan_babylon

@_mahmutesat_

@2Fenerli

@Cetincelik

@celilwashere

@matraka34

@gpehlivanlar

@10suzolmAzki

@nurettinmantas

@TC_Tekincan

@myurtalan

@MuratDural

@bigali2002

@mursidedemirkol

@Salacak_iskele

@ARASHALIT

@FB_CMK

@TCFenerian

@ocerim

@FenerMedia

@volki0644

@Battigol

@NiLaYFENERBAHCE

@capulcugenesis

@H_ulkuu

@OKANsays

@AkyolYrk

@m_bayram1976

@kalendersev

@mekacy

@demetbingul

@zsertan

@FENERBAHmet

@Chanselbyram

@athelstan7

@_ozgursnr_

@bytllhymn

@tbuyuksahin

@tkulali

@barisozer1907

@saliihbayat

@koezj

@AdaleteFener

@Neseari

@halilmetinn

@CemKfy

@Oguzhanlstn

@ladyselfish

@1907FanatikFB

@cimcimehilal

@BakiCanAslan

@basketciderler

@ciliklina

@burakalter

@semyrc

@kostadinov07

@batuhanarpag

@emroneyy

@denizgurkan94

@efdonmez

@FLyfbk

@mrym_fb1907

@emresipahii

YORULMADIK!

3 seneyi devirdik

ama yorulmadık

inançla mücadele etmekten..

Ne VATAN’dan

geri durdu ayaklarımız,

ne CADDE’den,

ne SİLİVRİ’den..

ÇAĞLAYAN’da çağladık,

METRİS’te sabahladık!

BAŞKAN tedavi olurken

ETFAL’in kapısında ağladık!

Anamızı, babamızı,

yarimizi, evladımızı unutup

düştük

tarifi mümkün olmayan

AŞK’ın yollarına!

“Karnını mı doyuruyor

ulan bu FENERBAHÇE”

diye soranlara

aşka doymuş kalplerimizle

gülümsedik!

Palavralara, iftiralara,

montajlara, şantajlara

pabuç bırakmadık!

Gözyaşlarımızın tuzuyla biledik

öfkemizi!

Ve hep canlı tuttuk,

hep dipdiri!.

Günleri sayıyorduk

en başında,

sonra haftaları, ayları,

yılları

çizikledik takvimlerde!..

Kargası, guguğu,

kalleşi, düdüğü,

inişi çıkışı,

itişi kakışı

vız geldi, tırıs gitti!..

Her maç öncesi kurulan

giyotinlerde,

yalan kütüklerinden yontulan

darağaçlarında bile

belliydi son sözümüz!

Eğmektense

yağlı urgana geçirmeye

hazır olduk

boynumuzu!

Omuz omuza savaştık

topsuz alanda  

“topunuzu keserim” diye hönküren

toparlakların topuyla!..

Arkamızdan iteni de bildik,

tutmak için

elini uzatmayanı da!

Sayenizde

hukuk doktorası yaptık

her birimiz!

Siz çamurla

jurnal mektupları yazarken

biz direnişin destanını

yazdık!

Adil bir karar,

güzel bir haber beklemekten,

sabrımıza

umudumuza eklemekten

yorulmadık!

Hiç de niyetimiz yok yorulmaya,

bilesiniz!

Çünkü

ömrünü adadığı

sevdasının peşinde koşarken

yorulmaz

hiçbir FENERBAHÇE’li!