9 Temmuz 2020 Perşembe



DÖRT İŞLEM
Bi acayibiz
FENERBAHÇE’liler olarak,
kabul edelim..
Sevdaya el uzatıldığında
en balyozundan yumruk oluruz da,
kendi içimizde ayrışırız
hemencecik..

Hep bi matematiğimiz
şaşar zaten..
11 puan geriden gelip
şampiyon oluruz..
17’de 16 yaparız
sıkıya gelince..
103 gol atarız tek sezonda..
3-0’dan geri dönüp
4-3’ü buluruz..
10 kişiyle 6 atarız falan..


Alt tarafı dört işlem var
matematikte..
Onun da
yanlışlarını seçeriz
lazım olduğunda..

Gücünü TOPLAYIP,
okkalı bi tokadı
kuyunu kazanların
suratlarına ÇARPMAK varken,
aşkı ıskartaya ÇIKARTIP,
BÖLÜNMEYE yüz tutmak niye?

Ha bak bölünme deyince de
üstümüze yok ha,
doğruya doğru..

AZİZ’ciler, ALİ'ciler,
AYKUT’çular, ALEX’çiler..
ERSUN'cular..
Topçusunu her fırsatta
gömen de var aramızda,
ne yaparsa yapsın
Tanrı gibi görüp
kutsayan da…

LACİVERT’ten hazzetmeyip
sırf SARI giyineni de gördü bu gözler,
“SARI parçalılarda da var ya,
en güzeli LACİVERT” diyeni de..

Oysa ki SARI
tek başına sadece SARI,
LACİVERT sadece LACİVERT..
Yan yana olduklarında
ÇUBUKLU onlar..
Yan yana yıkılmaz bir duvar..

Eksilmeyeceksin Kardeşim..
Ne inancından,
ne umudundan,
ne mücadelenden
eksilmeyeceksin..


Bölünmeyeceksin
ocu,
şucu, bucu diye..
Fikir farklıları candır,
derin ayrılıklar cana kast..

Ha göre göre
bölmeyeceksin de..
Hata yaptığını,
yıprandığını, yıprattığını
göreceksin..


Ömür verdiğin sevdayı
omuzlayacak, düşürmeyeceksin;
çakalların kucağına da,
kendi hırsının, egonun eline de..

“Aynı sesi çıkarmadıkça
başarılı olunamaz” diyorsan
yükselen sese
kulak vereceksin..

Sevda da hepimizin,
dava da..
Tek başına
sahiplenmeyeceksin!


Eskiye sövmeyeceksin,
yeniyi dövmeyeceksin!
Başkanı, hocayı, topçuyu
ne hata yaparsa yapsın
pohpohlayıp övmeyeceksin!

"Enkaz devraldım"
edebiyatı yapmayacaksın
ama
enkaz da bırakmayacaksın!

Pantolon çekmeyeceksin,
ceketsizden hesap soracaksın!

Küsmeyeceksin
ne olursa olsun,
yeni gelene omuz vereceksin,
yol göstereceksin!


Vaziyet kötü,
gidişat vahim;
kabul..


Ama en olmadık zamanlarda,
en acayip refleksleri gösteren
güçtür FENERBAHÇE,
unutma!

Ve sen FENERBAHÇE olmadıkça
attıkları yumruğa makas,
sıktıkları mermiye taş,
golüne ofsayt,
penaltına “oyna” demeye
devam ederler..


Problem belli
ama çözüm de net!
Gücünü BÖLME!
Bir araya TOPLA!
Sıkı bir yumruk ÇIKAR!
Ve yüzlerine ÇARP!




2 Temmuz 2020 Perşembe

3 TEMMUZ NE ZAMAN BİTER?

Bir FENERBAHÇE’li olarak
son düdük çalmadan
“kazandık” dememeyi
öğrendik
elhamdülillah!

Suçlu değildik ki
aklanalım!
Savcı talebine
hakim kararına
ihtiyacı yok
SARI LACİVERT vicdanların..
3 Temmuz sabahı
zaten kararını verdi
FENERBAHÇE’li..

Ne alçak kumpasın maşalarının
yargılanması
bitirir
içimizdeki kor alevi
ne de mahkeme kararı!

Yargıtay
suçsuzluğumuzu onaylayıp
tokmağı vurduğu an da
bitmeyecek
o yangın!

Bu kumpası
ilmek ilmek örüp
“gülerek izleyen”ler
hesap verdiğinde bitecek!

Durumu vahim bulup
“zarar verdiysem,
bedelini cebimden öderim”
diyenler
o bedeli ödediğinde
bitecek;
hem de kuruşu kuruşuna!

“Üflemeyle sönmeyen ateşin”
kundakçıları
o ateşte
cayır cayır yandıkları gün
bitecek!

Rakı masalarında
dansözlükle yalanlarını pazarlayanların
o içtikleri rakılar
bi yerlerinden
fitil fitil geldiğinde
bitecek!

Manşetlerini, sütunlarını
doğru haberin mürekkebiyle değil,
pis ağızlarından akıttıkları
salyalarla süsleyenlerin
o iğrenç ağızlarına
hacet giderdiğimiz gün
bitecek!

Paraleli, teğeti, yamuğu
ne kadar geometrik oynak varsa
yargı önüne çıkıp,
adaletin keskin kılıcının
tadına baktığında
bitecek!

Ve işte o güne dek,
FENERBAHÇE’linin
sevdasını savunma inancı
ne olursa olsun
asla bitmeyecek!  





2 TEMMUZ’un YILDÖNÜMÜ
2 Temmuz 2011 günü
sezonu açarken
“Sıkıntılı başladığımız sezonu
şahane bir şekilde bitirdik” diyordu
AYKUT KOCAMAN,
asıl sıkıntının
ertesi gün başlayacağını
bilmeden..

Bilmiyorduk. Hiç birimiz..

O yüzden
o gece FENERBAHÇE’li olarak uyuyup
sabah
FENERBAHÇE’nin ta kendisi olarak
uyandık!

Şampiyonlar Ligi
hayalleri kuruyorduk,
mahkeme, cezaevi kapılarında dolaştık
sezon boyunca..

Balayındaydık kimimiz..
Değil ayımız,
yıllarımız zehir oldu,
düğüm oldu
boğazlarımızda..

O gece baba oldu
bazılarımız..
3 Temmuz da doğumgünümüzdü.
Hiç kutlamadık
o günden beri..

Mezun olduk, kep attık
2 Temmuz günü..
Ertesi gün
yeni bir hayatımız olacaktı,
gerçekten de
yeni bir hayatımız oldu
SARI LACİVERT duvara dönüşen..

Sıradan bir yaz günüydü
2 Temmuz
cennetten çiçek topladığımız
rüyalarımızda..
3 Temmuz sonrası
cehennemi tattık..

“Türkiye’de bize rakip yok” diyorduk
Cumartesi günü..
Pazar gördük ki
meğer tüm Türkiye
bize rakipmiş..

“Dar gelir lan bu lig” derken
daracık koğuşlara attılar
canlarımızı..

Kupalar, sevinçler,
heyecanlar
inşa ederken
umutlarımızda
tüm dünya
başımıza yıkıldı!

Yeni transferleri beklerken
bir anda
aklımıza bile gelmeyen bir mücadeleye
transfer olduk
topyekun..

Çocuktuk,
bir gecede büyüdük!

Emenike’nin Niang’la
çift forvet oynadığı anın
görüntüleri
kafamızda canlanırken
para sayma görüntüleri olduğunu söylüyordu
aşağılık haber bültenleri..

“Koskoca FENERBAHÇE Başkanını
içerde tutacak halleri yok ya”
demiştik,
1 yıl hapiste yatırdılar!

İyinin kazanacağına dair
ümitlerimiz yeşermişti.
Adalete olan inancımızı kaybettik
bir gün sonra..

Çıtayı çok yükseltmiştik.
Sopayla çıktılar karşımıza..

Kahvaltıda ne yeriz diye
uyandığımız sabah,
gaz yediğimiz,
cop yediğimiz,
terörist diye damga yediğimiz günlerin
başlangıcıymış meğer..

Tek derdimiz
“yan pas”tı.
İğrenç bir kumpasın
içinde bulduk kendimizi..

Dualarımız vardı
masum, samimi..
Beddualarımız oldu
gözyaşlarımızla beslenen..

Bir gün önce
zaten biliyorduk
tertemiz olduğumuzu.
Bir gün sonra
şüphenin zerresi bile olmadı!

Eylül olsa da sezon başlasa’dan
Şubat olsa da
mahkeme başlasa'ya evrilen
acayip bir süreci yaşadık
iliklerimize kadar..

O günden sonra
ömrümüzden yıllar,
çevremizden dostlar,
para, ev, iş
kaybettik.
Ama “FENERBAHÇE için
bir şeyler yapmalıyım” inancını
hiç kaybetmedik!

Bir daha asla
2 Temmuz öncesine
dönemeyeceğiz.
Ama bize 3 Temmuz’u yaşatanlardan
mutlaka hesap soracağız!





NOT : Bu yazı aşağıda twitter hesapları olan  değerli FENERBAHÇE’lilerin katkılarıyla yazılmıştır. Her birine ayrı ayrı teşekkür ederim.

@impatient1907
@eminsin1907
@FENERBAHCEGO
@tarum1966
@fenerlikontes
@mervepekdgn1907
@AfsrSelenay1907
@delilacivert
@mustafa_d3mir
@emrah_mercan
@kocamanFbli
@Ergun97
@Avalancheer
@idriskocaman59
@FSivaci
@hakahacken
@solayagi
@Fariz_rsg
@mehmetaligven3
@a_mahmut
@AlimHas24518267
@IclalYarkutay
@goktugdalgic
@Meolgun
@mrtgul1907
@EminD_1907
@GizliForvet
@birsen_guneysu
@1907_Cubuklu
@karaarslan_khan
@Vakanuvis31
@vdtakturk
@TanzerDuran
@BirginYusuf
@Metehan48331280






1 Temmuz 2020 Çarşamba


3 TEMMUZ 1 KUMPAS
Düzmece büzdürmece
dil üstünde aldatmaca!
Allem kulem
hacıyatmaz
afiyetle yutturmaca!
3 Temmuz 1 kumpas
burgu burgu
bir kurgu..

Silahlı milahlı montajlar
ömrübillahlı şantajlar!
Medyanın uşaklığı
yalanın gevşekliği!
Sehven yazılan adresler,
bunu okutmaya çalışan
teresler..

İçimizi acıtan
serum şişeleri
manşetleri süsleyen
kara çalma klişeleri!..

Tarla yeşillendi mi?
Buğday başaklandı mı?
1 Numaranın havuzu,
inşaatın tapusu!

Mumu yatsıya kadar yanan
Billyoner yalanı!
Kalemleri satılık
lejyonerler talanı!

İpe sapa gelmez
19 maçlık fezlekeler..
Kaldır kolları oh oh
şıkıdım şıkıdım
mezdekeler!..

Hiç doğmayan kız kardeşe
verilen arabalar,
olmayan görüntülerde
sayılan paralar!

Önceden bilip
gülerek izleyen kahinler,
görmezden gelinen
doğan görünümlü şahinler!..

Gazete haberlerinden çıkartılan
safsata “yüzde yüz”ler!
Jurnali tezgahlayan
yüzsüzoğlu yüzsüzler!..

İçki sofralarından kalkıp binilen
imamın çok oturgaçlı kayığı!
Kukla gibi oynatılan
bademin pis bıyığı!

Onurun harcandığı
vıcık vıcık çıkarlar..
Köşeleri tutan
ağzı salyalı çakallar!.
Hiçe sayılan
masumiyet karinesi!
İftihara geçen(!)
iftiralar karnesi!

El etek öpen takkeciler,
keselerini dolduran
cukkacılar!
Gerçekleri saklayanlar,
suçluları aklayanlar..

“Gerekirse mermi kullanın”
borazanları..
Sağa sola saldıran
güç abazanları..
Helikopterden sıkılan
biber gazları..
Tomaya atılan(!) kafanın
şark kurnazları..

Musallat olunan kupalar,
korkutulan sopalar..
Kes yapıştır tapeler
itinayla takılan tıpalar!..

“İnce ayar” manevralar..
En kalınından palavralar..

Nutella’dan hallice mütalaa,
iddia kuponundan bozma
iddianameler!
İşkembe-i kübradan sallayan
süpper savcı,
hariçten okunan
inleyen nağmeler!..

Verildi fetvalar,
kırıldı kalemler,
ama direnişle taçlandı yine de
 “sevginin gerektirdiği”
eylemler..

Dört bir yanı
ihanetin o leş ateşi bürüdü!
SARI LACİVERT sevdalılar
adalet için
özgürlüğe yürüdü!

METRİS’te, ÇAĞLAYAN’da
CADDE’lerde, MEYDAN’da..
Yollarda, stadlarda..
YAYLA’da, salonlarda!..

Dönmeyecek yolundan asla
hiçbir FENERBAHÇE’li..
Zaten çok zaman oldu
o sınırı geçeli!..

İster hain olun,
ister tümüyle gaddar!
Devran dönüyor işte
zamanlama manidar!
Bu kumpasın “as”ları
hesap verene kadar
Bitmeyecek bu dava
büyük yeminimiz var!

Düzmece büzdürmece,
bildiğin aldatmaca!
Kare kare çözülecek
bu aşağılık bulmaca!..