“PARALEL”
KENAR
Teğet
geçeni
az
çok biliriz de
“paralel”e
iyiden
iyiye aşinayız zaten
biz
FENERBAHÇE’liler!
“Ertelenmeyecek”
dediği
ligi erteleyen
“oynanacak”
dediği
kupa finalini
hokus
pokus yapan
aynı
kişiydi mesela!
Hani
şu birilerine
“her
şey yolunda” klarkı çakıp
kameralar
önünde
“durum
vahim” ağlamasıyla
paralel
kavramına
rahmet
okutan zat!
Sonuçları
bilip
gülerek
izleyenler de
“3
ayda unutulur sandık ya la”
dememişler
miydi
vakti
zamanında?
“Bu
ateş üflemeyle sönmez”deyip
önlerine
gelene
püfür
püfür üfleyenler
kimlerdi
peki?
“Yüzde bir bile
yapmamış
olma ihtimalleri yok mu”
sorusunu
“Yok
valla,
yüzde
yüz yaptılar”
iftirasıyla
yanıtlayanlar
daha
az mı paraleldi?
Daha
ilk günden
“doksandan
çakanlar”,
çamura
yatanlar değil mi
iş
sıkıya gelince
övgüler
düzmeye başlayan?
Şike
mi,
silahlı
örgüt mü,
dolandırıcılık
mı
bir
türlü karar veremeyen sistem
hangisiydi
acaba?
300’e
dua okuyan hocayı
normal
gören
ama
“inşaat” sohbetini
şike
delili sayana
ne
demeli?
Zamanında
“Terörist
la bunlar” dediklerine
şirin
görünmek için
“Ben
yapmadım la, kedi yaptı”
ayaklarına
yatanların samimiyeti
ne
kadar paralel hacı?
Biz
şerbetliyiz baba,
bu
paralel, yamuk
işlerine?
Vız
geldi tırıs gitti
bundan
ötürü!
Ha
diyeceksin ki;
“neden
kenar”??
O
da
bu
paralelogların
nezdimizdeki
kıymeti
harbiyelerinin
derecesine
binaen!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder