KAPININ
SAPI
Don,
atlet,
pet
şişe su, ayran,
çakmak,
bayrak sopası, torpil,
ayakkabı,
simit, ısıtıcı,
demir
bilye,
meşale,
bıçak,
havai
fişek, çakı,
cep
telefonu, patates,
beton
blok, tuğla, taş,
kapı
kolu…
Son
üç FENERBAHÇE maçında
Trabzon’da
sahaya
atılan maddelerden
sadece
bazıları bunlar!
Futbol
stadyumu değil
süpermarket
mübarek!
Ne
ararsan var!
Sahada
tekme,
soyunma
odası önünde yumruk
takım
otobüsüne kurşun da
ekstrası..
Israrla
ekilen
nehret
tohumlarından biten
şiddet
ağacının
meyveleri
yeniyor artık!
Yalanlar,
iftiralar,
çevrilen
dolaplar
vicdanları
da
gözleri
de kör etmiş!
“Ne
var ya,
yaralanan
mı oldu” diyebilen
sözüm
ona yöneticiler,
“bu
iş bitmedi,
bunlarla
daha sonra
savaşacağız”
diye
saçmalayan
sporcular,
kandırılmış,
zıvanadan
çıkmış
taraftar
denemeyecek
bir
kalabalık!
“İnce
ayar” çalışıp
fena
halde kalın görerek
bir
halt olacağına inandırılan
elleri
kirli bir ailenin
şımarık
çocuğu!
Cukkayla
takke arasında
spor
yapılamayacağının
canlı
kanıtı
bir
kent!
“Günahlı,
münahlı” pankartlarla
fitili
ateşlenen,
görmezden
gelinip
yangına
da körükle gidilince
cana
kasta kadar varan
iğrenç
bir cüretkarlık!
Bu
kafayla
bir
baltaya sap olunamayacağı
kesin!
Kupanın
sapını
tutma
hayaliyle
yanıp
tutuşanların
tutup
tutabileceği tek şey de
işte
o sahaya attıkları
kapının
sapı!
yüreğine sağlık Kardeşim
YanıtlaSil