ZEKA KOKUSUNUN GÖZYAŞLARI
Bir tutkunun gönüllü esiridir
FENERBAHÇE’li dediğin..
Başkası anlamlandıramaz
bu duyguyu..
Hatta bazen
kendisi bile!
Kimi zaman
coşkularda birleşir
milyonlarca sevdalı yürek,
kimi zaman
tarifsiz acılarda..
Ki aynı anda
böyle bir aşk acısı
yaşanmamıştır hiç!
İşte o milyonlarca yürek
can evlerine saplanan bir hançerle
yaşamak zorunda kaldılar
2012 Ekim’inden beri!
Akmadan kuruyan damlalar
yanaklardan değil
boğazda düğümlenen
yumruya doğru süzüldü
bunca zaman!
Tuzu SARI LACİVERT olan
ortak gözyaşları bunlar!
Zeka kokusunun gözyaşları..
SARACOĞLU çimlerine sinmiş
sihirli bir koku bu!
“Bir ALEX olamamış”
milyonlarca gözün
bizzat tanık olarak kokladıkları
bir koku bu!.
Futbol topunun, kale ağlarının,
santra noktasının bile özleyeceği
buram buram başkalık taşıyan
bir koku bu!
Çubuklunun armasını
biraz daha parlatan,
SARI’yı daha SARI
LACİVERT’i daha LACİVERT yapan
bir koku bu!
DAIANE’nin locadaki gol sevincinde,
SİVAS’taki vefalı öpücüğünde
saklı olan
bir koku bu!
MARIA ve ANTONIA’nın gülümsemelerinden,
FELIPE’nin topa vuruşundan
el sallayan
bir koku bu!
Bu son vedayla
burunların direklerini
sızım sızım sızlatan
bir kokudur bu!
Ve o kokunun
“keşke bunlar
hiç yaşanmasaydı”yla biten
gözyaşlarıdır
aslında kalplerimizde yaşanan!
Giderken dudaklarından dökülenler
bu sevgiye yakışmasa da
heykelini dikenlerin
vefası bu işte!
Yakışıksız bir vedadan çok
vuslata inanmak isteyen
umudun gözyaşları bunlar!
Ve bu gözyaşları sulayacak
107 yıllık toprağımıza ektiğimiz
“ALEX’le sonsuza”
papatyalarını!.
Artık yeşil sahaların ruhu
çekemeyecek içine
bu zeka kokusunu!
Ama sadece SARACOĞLU’na değil
Türkiye’nin, Avrupa’nın onlarca stadında
akıttığı terin
hatta kanın kokusuyla harmanlanarak
eskimeyecek anılarda
ve tarih sayfalarında
buram buram tütecek
bu koku!
Bir tutkunun gönüllü esiridir
FENERBAHÇE’li dediğin..
Başkası anlamlandıramaz
bu duyguyu..
Hatta bazen
kendisi bile!
Kimi zaman
coşkularda birleşir
milyonlarca sevdalı yürek,
kimi zaman
tarifsiz acılarda..
Ki aynı anda
böyle bir aşk acısı
yaşanmamıştır hiç!
İşte o milyonlarca yürek
can evlerine saplanan bir hançerle
yaşamak zorunda kaldılar
2012 Ekim’inden beri!
Akmadan kuruyan damlalar
yanaklardan değil
boğazda düğümlenen
yumruya doğru süzüldü
bunca zaman!
Tuzu SARI LACİVERT olan
ortak gözyaşları bunlar!
Zeka kokusunun gözyaşları..
SARACOĞLU çimlerine sinmiş
sihirli bir koku bu!
“Bir ALEX olamamış”
milyonlarca gözün
bizzat tanık olarak kokladıkları
bir koku bu!.
Futbol topunun, kale ağlarının,
santra noktasının bile özleyeceği
buram buram başkalık taşıyan
bir koku bu!
Çubuklunun armasını
biraz daha parlatan,
SARI’yı daha SARI
LACİVERT’i daha LACİVERT yapan
bir koku bu!
DAIANE’nin locadaki gol sevincinde,
SİVAS’taki vefalı öpücüğünde
saklı olan
bir koku bu!
MARIA ve ANTONIA’nın gülümsemelerinden,
FELIPE’nin topa vuruşundan
el sallayan
bir koku bu!
Bu son vedayla
burunların direklerini
sızım sızım sızlatan
bir kokudur bu!
Ve o kokunun
“keşke bunlar
hiç yaşanmasaydı”yla biten
gözyaşlarıdır
aslında kalplerimizde yaşanan!
Giderken dudaklarından dökülenler
bu sevgiye yakışmasa da
heykelini dikenlerin
vefası bu işte!
Yakışıksız bir vedadan çok
vuslata inanmak isteyen
umudun gözyaşları bunlar!
Ve bu gözyaşları sulayacak
107 yıllık toprağımıza ektiğimiz
“ALEX’le sonsuza”
papatyalarını!.
Artık yeşil sahaların ruhu
çekemeyecek içine
bu zeka kokusunu!
Ama sadece SARACOĞLU’na değil
Türkiye’nin, Avrupa’nın onlarca stadında
akıttığı terin
hatta kanın kokusuyla harmanlanarak
eskimeyecek anılarda
ve tarih sayfalarında
buram buram tütecek
bu koku!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder