29 Şubat 2016 Pazartesi

OLDU OLDU!
Ses gelmiyor,
n’oldu?
Bir oldu, iki oldu..
Yok yok, güzel oldu!

Bir vole VOLKAN oldu,
sol kanattan TUFAN oldu..

ÇUBUKLU ısırdı,
kopardı, parçaladı..
çakma barça
parça’lona oldu!

Golleri cimlastikçiler yedi,
alayına kapak oldu!

3 değil, 4 değil,
5 değil, Galatasaray değil,
7 değil, 8 değil,
11 yıl oldu ulan,
11 yıl!

Gerçi 16 yıl olmuşları
hatta
19 yıl olmuşları da var ya,
neyse..

Olduğu kadar
olmadığı kader oldu..
Ama artık bu da
adet oldu..

Sahte okeyler pul,
güneşin kızları dul oldu..

Eyyamın şahı yardak,
ham koruklar çardak,
kofti çamlar
bardak oldu!

Soğuyanlara sıcak oldu,
kucağa alışanlara
dünya çok bucak oldu!

KADIKÖY’ün havasını
merak edenlerin
havası söndü,
hava cıva oldu!

Ne oldum delisi olan develer
boynuz ararken
kulaktan da oldu..

Had bildirildi,
racon kesildi,
her zamanki gibi
kolay oldu!

Kolay dediğimiz de
olay oldu..
Oley.. Oley.. Oley.. oldu!

Sözüm ona yalnız uçanların
sürüsü tarumar oldu!

Kemik duacıları da,
sinsi yılanlar da
bu hafta da
bukalemun oldu!

Ne ata binen abdal, 

bey,
ne aşa giren şalgam
yağ oldu!

Yani kısacası
olan oldu,
FENER
taşı yine gediğine koydu!





22 Şubat 2016 Pazartesi

KARA GECE Mİ?
İki saçma sapan penaltı,
1’i yanlış 4 kırmızı kart!
Ve manşet,
“Türk futbolunda kara gece”..

Kara gece ha,
kara gece, öyle mi?

Aynı maç içinde
6 net penaltıyı vermeyen
kaçak göçek’i gördük biz be!

Taçtan oyuncu atan
medar-ı iftiharınızı da
gördük
başkasının dediği “LAN” yüzünden
başkasına kırmızı çıkaran
süpersonik kulaklıyı da..

Oyuncuya sarı kart göstermek için
Usain Bolt’u kısakandıracak bi hızla
80 metre depar atanı da
gördü bu gözler..

Tükürük halis’inasyonları
gören de oldu,
ceza sahasında yapılan tekvandoya
devam diyeni de..

Stadda yağdırılan konfetiler 
bir de ateşe verildikleri halde
16 dakika uzatılıp
yine de tehir edilmeyen
maçlar da gördük..

Sahaya
taş, bozuk para, demir bilye,
sandalye, ısıtıcı
hatta tribün direği,
kaleciye ses bombası
ve bıçak atılan
maçlara da
şahit olduk
ne yazık ki..

Uydurma fezlekelerle,
“sanat eseri gibi” denen
atmasyon senaryolarla
atılan çamurları,
karartılan hayatları gördük..

Bizzat dava savcısının
“yüzde 90’ı yalandı” dediği
gazete haberleriyle yapılan yargılamalara,
kesilen cezalara
tanık olduk hep birlikte..

Rakı masalarında,
kumpas tezgahlarında
futbolun onuru pazarlandı
alenen..

Şampiyonluk maçında
bir stadyum dolusu insan
öldürülmeye çalışıldı..

Bir futbol takımının otobüsü,
o takımı komple yok etmek için
kurşunlandı;
taş denildi,
bir şehre mal edilemez
denildi..
Tetiği çekenler
324 gündür bulun(a)madı!

“Olay aydınlanana kadar
oyunda yokuz” diyenlere,
“Oynamazlarsa
sonuçlarına katlanırlar”
denildi.

İki futbolcunun
içinde olduğu otomobile
tesadüf eden(!) mermi
yorgun ilan edildi..

Bütün bunlar
kara gece değil de,
sıradan bi maçta yaşanan komedi
kara gece,
öyle mi?

Şimdi bu
“kara gece” feveranı koparanlar
kalkmış
futbol ikliminden
şikayet ediyorlar!

İklim çoktan karakış olmuş,
debdebelerinin damlarına
lapa lapa kar yağmış,
haberleri yok!



16 Şubat 2016 Salı

ÇUF ÇUF!
Huyu kurusun
“lokomotif” görünce
vagon eklemeden
duramıyor
FENERBAHÇE!

Vagon da
yük vagonu ha..
Siklet yerinde
tonaj sağlam!

Ne hemzeminde kurulan
tuzaklar
kar etti
ne de karambol duaları..

Asfalt ağlattığını
çok görmüştük ama
rayların da anasını ağlattı
bu kez
raydan çıkanların da..

Yoluna taş koyma heveslileri
asılırlarken tringalaya
inadına kökledi gazı
makinist!

Mıntıkasını tıraşlayan
bir hızla geldi gitti
sağdan soldan..

Kazanı
harladıkça harladı,
dumanı
tüttürdükçe tüttürdü!

Maç trafiğinden medet umanların
başı dönerken
forsmajörü çimlere gömdü
MABED’in omuz omuza aşkından
çıkan ateş..

6 numaralı teknisyen
10 numaralı patronluğa soyundu
haftalarca
kendisine giydirenlere
selam çakarak!

Kaçak yolcular
kompartımanlarına kapanıp 
en yakın istasyonu
beklemeye başladılar
çaresizce..

Makas değiştirdikçe
seferine renk katıyor
FENERBAHÇE
renksiz olmakla övünenleri
acı acı yutkundurarak..

Virajlar
bir bir dönüldükçe
güzergah
daha da belli oluyor
ÇUBUKLU’nun önünde!

Kondüktörün
bilet kesme vakti yaklaştıkça
anlaşılıyor ki
daha çok bakacaklar
bu trene
bilumum öküzler.. 




12 Şubat 2016 Cuma


GÖRÜNDÜĞÜ GİBİ DEĞİL
Bak,
aslında
her şey göründüğü gibi değil,
açıklayabilirim..

Misal
FENERBAHÇE 3 attı ama
dörtte üçün
bilhassa cimlastikçi olanları
bildiğin üç buçuk attı!

Ya da şöyle diyelim;
golleri DİEGO, VAN PERSIE ve ALPER attı
ama karşı tarafta
YUSUF ikiledi!

DİEGO’nun gol sevincinde kırdığı
korner direğinin
kimlere battığı malum!
VAN PERSIE’nin penaltısında
topu öpen direk de
hediyesi!

ALPER golden önce
sadece Kasımpaşa stoperinin
içinden geçti
sanıyorsun ama
aslında içinden geçtiklerinin
içlerinden nelerin geçtiğini
ne sen sor
ne ben söyleyeyim!

FENERBAHÇE futboluyla
ısırdı gibi gözüktü ancak
ete para vermeyenlerin
etinden et kopardığı da
basılan yaygaralardan belli..

Oyun
azıcık agresifti..
Fakat goller geldikçe
birileri ruh hastası oldu!

SARI LACİVERT’in
sahada bileği bükülmedi ama
bileklikten medet umanların
beli büküldü ki,
of çok fena!

FENERBAHÇE’ye verilen
her penaltının altında
buzağı aranması da
bizzat o öküzlerin
korkularından
altlarına kaçırmaları
yüzünden..

Şimdi muhtemelen
“sadece 3 puan alındı”
diyorsun ama
sen onu bir de
şampiyonluk hayallerini
şampuan şişelerine
doldurmaya başlayanlara sor!

Bak, hakkaten de
hiç bi şey
göründüğü gibi değil!
FENERBAHÇE,
ruhunu sahaya koyduğunda
birilerinin
altına gizlendiği
takke düşüyor,
kel görünüyor!
Asıl görmen gereken
bu işte!




8 Şubat 2016 Pazartesi

FOBİ’JEKTİF
Yani şimdi
objektif olmak gerekirse
bu FENER top mu oynuyo
abicim..

Yani “top mu oynuyo” derken,
o sahada
peşinden koştukları şeyin adı
top mu hakkaten?
Tam bilmiyoruz da..

Bi kere penaltısı da
penaltı falan değil,
bildiğin taç!
Ayakla kullandılar
bi de değil mi?
Hah, kural hatası işte..

Misal şu ana kadar
34 gol atmış ya takım,
ben iddia ediyorum
bu gollerin
en az yarısı gol değil,
basket!
Direkt filelere gitmiş yahu,
deliksiz hem de!
Bunun neresi gol?

Bak o FENER, FENER dedikleri şey de
lamba aslında ha..
Hep o AZİZ’in
süslemesi bunlar..

Sonracıma
SARI diyorlar da
beyaz abisi o..
Hem de en AK’ından..
LACİVERT dedikleri de mavi ha..
Mavi mavi masmavi gibi..

Yeni transfer denilenler de
transfer falan değil,
altyapıdan..
Misal o
Robin van Pörsi’nin gerçek adı
Rabbani Yanparsoğlu!
U12’liğini biliriz,
valla bak!

Şu an puan tablosunda
lider gözüküyor ya,
o da kandırmaca..
Lider falan değil,
esasında küme düştü de 
çaktırmıyor 
köftehorlar!
Ama bizden kaçar mı?
Sonuçta objektifiz,
her şey meydanda..

Şikeden beraat edildi ya hani..
Sus sus, o çok fena..
Gerçekte
pikeden beraat edildi..
Pike çekmiş de Başkan
Topuk Yaylası’nda
üç top oynarken,
mesele o!

Yani şike olduğu gibi duruyor ha,
0 19 maçı bizzat izledik..
Aslında o da
190 maç ya, neyse..
Elbise kılıfındaki paraları sayarken
“vine” çekilmişti,
bak o da çarpıtıldı mesela..

Ben o Sivas’a giden balıklarla
bizzat konuştum..
Mesele maalesef vahim yani..
Bak 300’e okuyan
mübarek hocaefendi hazretleri de
şahit ha!

Bunlar hep
objektifliğimizden..
Yoksa içimiz
kan ağlıyor söylerken..
Nasıl objektif olmayalım hem?
Perspektiflerimiz
kımıl kımıl efektiflerle doldurulup,
direktifler elimize verilmişken..
Di mi yani!