5 Mayıs 2018 Cumartesi


YARA
Olduğunda kanamayan,
batikonla makyajlanan,
olaydan 3 saat sonra
dikiş altında fotoşopla hortlayan,
üç gün sonra da
kendiliğinden kaybolan
yaraları gördük biz..

Ama yaranın tarihi daha eski..
Defalarca deşilmiş..
Üzerine tuz biber ekilen,
hiç kapanmayan
açık bir yara bu..

77-78 sezonunda
1 puan’la
şampiyonluğu FENERBAHÇE’ye kaptırdıklarında
kalede o varmış mesela..

82-83 sezonu
yine şampiyon FENERBAHÇE’nin
2 puan gerisinde
ligi bitirdiklerinde de
kalede onun adı var..

84’te Cumhurbaşkanlığı Kupası’nı
nerdeyse kendi elleriyle
FENERBAHÇE’ye bıraktığı maçta da
o koruyormuş kaleyi..

Tabi buna korumak denirse..
Kendi kalesini
FENERBAHÇE’ye karşı koruyamayan
ama içinde besleyip büyüttüğü nefreti
yıllarca korumayı başaran
acayip bir filozof(!) o!

Ama yaranın en derin hali
bundan tam 22 sene önce
Trabzon’da
5 Mayıs 1996’da açıldı..

Hani şu AYKUT KOCAMAN’ın
soyadıyla müsemma
ünlü tezahüratın
ortaya çıktığı gün..

Hani yaraların efendi(!)sinin
takımına şampiyonluk için
1 puan bile yeterken,
üstelik 1-0 öne geçmişken,
içindeki FENERBAHÇE nefretiyle
şuursuzca hücum emri verdiği
ama bunu yaparken
karşısındakinin
FENERBAHÇE olduğunu
unuttuğu gün..

2010-2011 sezonu sonunda
sızım sızım sızlayan yaranın
asıl deşildiği,
kanırtıldığı gün..

Yaranın kabuğunun
bir kez daha sıyrıldığı tarihtir işte
22 Mayıs 2011..
Öyle acımış,
öyle sızlamıştır ki o yara
pantolonlu adamları,
Sivas’a giden balıkları,
300’e hayır duası okuyan hocaları bile
ağlatmıştır salya sümük..

Boşuna
kafaya iki düz bir ters atılan
zımbalı dikişlerin altında
aramayın!
O yara çok başka bi yerde..
Çok daha derinde..
İyileşmiyor..
Kapanmıyor..
Kapanmaz..
Çünkü kafa yarası değil o,
kuyruk acısı!.




10 yorum:

  1. Tek kelime ile muhteşem

    YanıtlaSil
  2. Allahına kurban kardeş. Müthiş .

    YanıtlaSil
  3. Diyecek soz ekleyecek bir sey bulamiyorum muhtesemsiniz ugur bey...

    YanıtlaSil
  4. ''Hani yaraların efendi(!)sinin
    takımına şampiyonluk için
    1 puan bile yeterken,
    üstelik 1-0 öne geçmişken,
    içindeki FENERBAHÇE nefretiyle
    şuursuzca hücum emri verdiği
    ama bunu yaparken
    karşısındakinin
    FENERBAHÇE olduğunu
    unuttuğu gün..'' bu yazınızı dün gibi inanın dün gibi hatırlıyorum.Bu içi yaralı hoca nın oyuncularına 2 eliyle FENERBAHÇE kalesine doğru bastırın saldırın görüntüleri dün gibi gözümün önünde.Ondaki bu kuyruk acısı ölene kadar gitmez.o acı hiç
    dinmesin içinde tiyatrocunun.

    YanıtlaSil
  5. Türk futbolunun yüzkarası. Gittiği her kulübü fenerbahçeye düşman etmiştir. Bu adamın arkasında biri olmadan bukadar organize şekilde fenerbahçe düşmanlığı yapamaz. Bu tek başına olacak iş değil. Ki zaten şenol güneş leblebi kadar beyni ile bu kin ve nefret propagandasını yapamayacağı belli. Kim bu adamı destekliyor, kim bu adamın bu şekilde konuşmasını sağlıyor. Talimatla basın toplantısı, röportaj verdiği kabak gibi belli ama kim? Burada tek suçlu şenol güneş olmadığını düşünüyorum ben. Bu mandıra filozofunu birileri piyon gibi kullanıyor ama gün gelir bu da ortaya çıkar.

    YanıtlaSil